Zelenski basın toplantısında uyardı

Rusya-Ukrayna barış görüşmeleri Belarus sınırındaki Polonya'nın Brest'te kentinde devam ederken Ukrayna lideri Zelenski, Kiev'de basın toplantısı düzenledi. Zelenski, "Eğer tanrı konusun eğer biz yok olursak Moldova, Polonya, Letonya, Gürcistan var. Berlin Duvarı'na kadar gider bu iş. Eğer savaşmazsak insanları kaybetmeye devam edeceğiz." sözlerine yer verdi.

Rusya- Ukrayna müzakerelerinde 2'inci görüşmeler başladığı esnada Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski, kameralar karşısına geçerek önemli açıklamalarda bulundu.

Ukrayna'nın savaşı kaybetmesi halinde sırada başka ülkelerin olduğunu söyleyen Zelenski, "Eğer dünya birlik halinde Ukrayna'nın kararlılığına destek vermezse ne olacak? Bu ülkelere teşekkür etmek istiyorum. Yardımda bulundukları için müteşekkiriz. Binlerce Ukraynalının hayatına bedel oldu bu pencerenin kapanması, hakikat bu. Şu anda ittifakların gücü vasıtasıyla, eğer Allah korusun, biz ortadan kalkarsak Letonya, Estonya, Moldova, Gürcistan, Polonya bizim arkamızdan gelecek. Berlin duvarına kadar bu devam edecek. Dünya kuvvetini ortaya koymalı. Yaptırımlar ciddi, bu da iyi başlangıç diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Zelenski'nin açıklamalarından öne çıkan başlıklar;

"Rus ordusu çok daha büyük. İki ya da üç kat değil beş kat daha fazla güçleri. Ruslar hayatlarını kaybediyor. Kendileri naaşları yakmak için özel araçlar getirdiler biliyor musunuz? Aileler çocuklarının naaşlarını alamayacaklar. Onlar bizi öldürmeye geliyorlar. Biz onları öldürmek istemiyoruz. Dün doktorlarımız onların yaralılarını da tedavi ediyor.

İntikamla hareket etmez doktorlar. Yanlarında ceset yakmak araçları getirenlerle aramızdaki fark bu. Bu korkunç bir şey. Bir insan bunu nasıl planlar? Ben çok utanıyorum. 21. yüzyıldayız. İnsanlara kıyameti unutun diyorlar, asıl dünyanın sonu bu diyorlar. Mesele şu biz şu anda sınırdayız. Onlar ve medeniyet arasındaki sınır biziz. Sıradan Ruslara bir şey demiyorum ama sokağa çıkmaya korkuyorlar. Beni beğenmeyenler geliyorlar buraya ve taleplerini iletiyorlar. Bana diyorlar ki sen bir zorba değilsin. Sen yöneticisin idareten oradasın ve elinden geleni yapmak zorundasın diyor.

Biz şu anda kendi halkımızı koruyoruz. Başkan olmasaydım sivil savunma birliklerine katılırdım. Ben anayasanın değil halkımın da koruyucusuyum. Ne yapmam gerekiyorsa onu yapardım. Biri bana ültimatom verse silahları bırak dese bırakmazdım. Biz burada kendi toprağımızı savunuyoruz. Kimsenin elinden bir şey almıyoruz. Rus annelerine sesleniyorum; 18-19 yaşındaki çocukları gönderiyorlar. Benim kızım onların yaşında. Bu insanlar benim çocuklarım olsa diyordum, anlayamıyorum. Putin'in şahsen sizi hedef aldığına dair bir iddia var korkuyor musunuz? Avrupa ne yapacak? Ben de insanım tıpkı her insan gibi yaşamak istiyoruz. Bence ölmekten korkmayan biri yoktur, öyle biri varsa bu sağlıklı bir davranış değildir. Eğer birini savaşa yolluyorsanız, bu insanların öleceğini bilip korkmuyorsanız bu insani bir durum değildir. Ben ailemin hayatından kendi hayatımdan endişe duyuyorum. Başkan olduğum için ölüm korkusu gibi bir lüksüm yok. Çünkü ailemiz ve sevdiklerimiz için korkuyoruz endişeliyiz.

Nereli olduğum sorulduğunda bu ülke artık yok demek istemiyorum. Dünya için endişeliyim. Mesele liderler değil. Buradaki sorun şu; Ukrayna'nın güvenlik garantilerine ihtiyacı var. Bunu en başından söylüyorum. Eğer güçlü bir şekilde birlik olmazsanız o zaman aynı değerleri savunduğumuz şüpheye düşer.

Şu anki dünyada birlik olmak çok önemli. NATO'da daha önce de söyledim. Eğer ülkelerini savunmak istiyorlarsa eğer burada yaptırımlarla kazanmak istiyorlarsa; çünkü ittifak üzerinde baskı var... Belarus meselesinde de gördük. İttifak ne yaptı; bekle gör dediler. Ben savaşa girin demiyorum ama bu ittifakların gücü savaşı engellemekte yatar.

Buraya Litvanya'dan destek geldi. Dikenli tel gönderdiler. Biz Kuzey Akım iki projesinden bahsederken şunu söyledik; burada bir pazar olmayacak fiyatlar artacak çünkü, tekel olmak için Ukrayna'yı aradan çıkarmak istiyorlar dedim. Bu da silah olarak bu durumu kullanmak demektir. Bize silahınızı bırakın diyorlar, ordu diz çöksün diyorlar... Bu daha başlangıç dahası da var. Bize geç de olsa silah geldi ama binlerce Ukraynalı öldü."

Kaynak: Hüriyet